Işıklar Muhasebecilerle Buluştu

CHP Silivri Belediye Başkan Adayı Özcan Işıklar, 1 Mart Muhasebeciler Günü’nde Silivri genelinde aktif faaliyette bulunan muhasebeciler ile kahvaltıda buluştu. Gerçekleştirilen kahvaltı programına, Işıklar ile birlikte İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Silivri Temsilcisi Saadet Gençoğlu, belediye meclis üyesi adayları, Silivrili birçok muhasebeci ve mali müşavir katıldı.

Işıklar: “Vergisini veren üretiyor, hesap sorabiliyor demektir”

CHP Belediye Başkan Adayı Işıklar konuşmasında: “Kamu düzenini vergi sağlıyor. Vergi veren vatandaş üretiyor demektir, kamu ile bir aidiyeti var demektir. Bilinçli vatandaş olmanın gereği, verdiğim verginin nereye gittiğini sormak hakkım. Vergi vermeyince üretmemiş oluyorsun, hesapta soramıyorsun, lütuf edilirse alıyorsun. Vergi verebilir bir toplum demek vatandaş olmanın temel bir unsurudur. Yerel yönetimlerde de vergi var. Üretim araçlarının çeşitlenmesi, enerjinin sıfır maliyet ile üretilir olması, insansız fabrikaların gelmesi, insan unsurunun dışarı çıkmasıyla ne olacak? Sıfır maliyet ile hayat ucuzlayacak. Herkes eşitleniyor, kazançlar eşitleniyorsa, devletle olan diyalogları nasıl şekillenecek? Dünya büyük bir kooperatife dönüşecek ve vergi sonsuza kadar devam etmeli. Çünkü yönetim ilişkisini belirleyen şey, aidiyet duygusu, hesap sorabilmek ve bir toplum düzeninin sağlanması, yaşam standartlarının bir kamusal ölçekte yapılması o ortaklaşmış herkesi ortak kılan, beraber yaşayarak onu büyük bir kooperatife dönüştüren konu vergi. Vergimizi havuza beraber koyacağız, ihtiyaçlarımızı, ortak bir akıl yönetecek; saydam, denetlenebilir, hesap verebilir bir kriterle o bütün hayatımızın düzenini sağlayacak. İnsan ilişkisini sağlayan en temel ilişki bu konu çünkü yönetimin tarzını belirliyor. 

“Bir rezidansla sadece o kişi, üretim ile binlerce sektör kazanıyor”

Türkiye’de 13 Milyon 400 bin emekli var, bir çalışanın emekli maaşı için, 3 kişi SSK ödemek zorunda. O kadar çalışan yok 49 Milyon çalışan olması lazım. Sigortalar % 20 düşecek, çalışan olmayınca, vergi ödemeyince, üretim olmayınca düşünme yeteneğini kaybediyor insanlar. Biz Silivri’de yerel yönetim olarak ta bakıyorum hesap sorulabilir olmak için, verdiğiniz kaynağı, ürettiğiniz emeği kamusal bir düzen içerisinde nasıl harcandığını, nasıl denetlenebildiğini, saydam bir şekilde hesap verilebilir olması, adalet, ahlak hakkaniyetle yönetilir olması da denetlemekten geçiyor. İlçemizde bunu sağlamaya çalışıyorum. Ben kendi üzerime düşeni yapıyorum. Bizim ilçemizde hakkaniyet derseniz en pahalı evle en ucuz ev arasındaki fiyat farkı 3,4 kattır. Diğer ilçeler de 30, 40’a çıkar fiyat farkı. İlçemizde çarşıdaki taşla, Seymen Mahallesi’ndeki taş aynıdır. Adalet mahkeme salonunda değil bu da adalet. Bizim ilçemizde gökyüzüne baktığınızda yıldızları görürsünüz, gökyüzünü kapanmaz. Bu kenti yağmalatmamak için burayı Tarım Sit Alanı ilan ettirdik. İstanbul’un yanı başında hem de. Türkiye’de ilk. Herkesin yapacağı bir şey değil ve ben böbürlenmeden söylüyorum. İşte vergi verebilmek için çalışmanın önünü açmak, ilgi gruplarının, çalışma koşullarının refahı yayan, toplumsallaştıran, sadece bir kişinin cebinde toplamayan, bir rezidansla sadece o kişiyi zengin etmeyen anlayış… Bir toprağı ektiğinizde onu eken, biçen, nakil eden, paketleyen, işleyen kişiler de kazanıyor..! Toplumsal refahı yayan bir anlayışı. Tarım deyince sadece bu toprakları değil, lojistiği, farmakolojisi, sanayisi aklınıza gelmeyen 200’e yakın sektörü tetikleyen tedarikçileri ile birlikte binlerce sektöre iş sağlana üretim refleksi haline geliyor. O zaman alabiliyorsunuz vergiyi,  o zaman birlikte üretmek yaşam tarzını belirliyor, o zaman üretilebilir oluyor. 

“Bu kenti üreterek kalkındıracağız”

İstanbul’un 5’te ikisi burada. Tarlada üreteceksiniz, günlük süt, yumurta ne isterseniz 30 km sonra satabileceğiniz pazar yanıbaşımızda. Gayrimenkul işi yapan da tabi ki mesleğini yapıyor ama Tarım Arsasında değil. İlk defa Tarım Arsası kavramı çıkardık. Sanayi arsasının 5 katı fiyatı. Diyorlar ki ‘Tarım Sit Alanı ilan edildi arazi fiyatları düşecek’ bu büyük bir yalan! Alt yapı, elektrik, su hepsi geliyor, üstünde üretim yapacaksın fabrikanı kurabileceksin 10 dönümün 2 sini kullanıp 8’ini ekeceksin, fiyatı düşecekmiş..! Toprakları yağmalamak isteyen çetelerle mücadele ediyoruz. Vergi alabilmek için bu topraklar da üretim yaptırmalı. Güvenli bir gıdaya sahip olmayan bir ülke kaybolmuş demektir. Yerel yönetimin anlamı bu. Burada oturup bir kenti nasıl kalkındırırım, nasıl ayağa kaldırıp, yönetebilirim belediyecilik, yerel yönetim; toplumsal refahı nasıl sağlarım mantığını, projesini, vizyonunu koyabilme ve üretime döndürebilme görüşü ve önemi budur. Muhasebeciler günü ve içinde bulunduğumuz vergi haftasının önemini ben böyle okuyorum, üretmek zorundayız. Her hizmet verdiğiniz esnafın daha çok üretmesi, bu toprakların üreterek korunması için her şeyi yapmak zorundayız” dedi.