Duru: Kimse Atatürk'ü Kendi Lehine Tekelleştiremez!
Atatürk polemiğinde sular durulmuyor, tartışmaya Silivrispor Kulübü geçmiş dönem Başkanı Akgün Duru da dahil oldu. 'Bir kesimin 'din', bir kesimin ise 'Atatürk' üzerinden siyaset yapmasından artık gına geldi' diyen Duru, 'Silivri'deki durumda bundan farklı değil! Lütfen artık, ortak paydamız olan Silivri üzerinde birleşelim' çağrısında bulundu.
CHP Silivri İlçe Başkanı Suna Göçengil'in Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz’ın 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için billboardlara hazırlattığı görsellerde Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yer vermemesine gösterdiği tepki ile ateşlenen tartışmaya Silivrispor Kulübü geçmiş dönem Başkanı Akgün Duru da dahil oldu. Duru, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, ‘Siyaseti meslekleştirmeyin, yeter!” ifadeleriyle isyanını dile getirdi.
“DİNİMİZ DE BİZİM, ATATÜRK’ÜMÜZ DE BİZİM, SİLİVRİ’MİZ DE BİZİM”
Duru’nun açıklaması aynen şöyle:
“Lütfen artık kimse bu milleti ahmak yerine koymasın! Hem ülke çapında hem de ilçe çapında herkes bıkmış durumda! Şu aralar yine “değerlerimiz” üzerinden sataşmalarla, asli görevlere kılıflar biçiliyor! Bir kesimin “din”, bir kesimin ise “Atatürk” üzerinden siyaset yapmasından artık gına geldi! Silivri’deki durum da bundan farklı değil! Lütfen artık, ortak paydamız olan Silivri üzerinde birleşelim. Şimdi buradan naçizane bir şeyler söylemek istiyorum: Dinimiz de bizim, Atatürk’ümüz de bizim, Silivri’miz de bizim, bu ülke de bizim. Hiç kimse bunu kendi lehine tekelleştiremez! Hiç kimse bu değerler üzerinde kazanımlar peşine düşemez!
“BU MİLLET HER ZAMAN NEYİN NE OLDUĞUNU GAYET İYİ GÖRÜYOR”
Hiç kimse başkalarının hatalarını da mazeret olarak gösterip kendi hatalarını da örtemez! Yeter, yıllarca bunu yaptınız! Evet; demek ki geçmişte birtakım hatalar olmuş ki, halkımızda buna paralel olarak seçimde bu cezayı kesmiş! Unutmayın ki bu millet, her zaman neyin ne olduğunu gayet iyi görmüştür! Ancak şu da çok iyi bilinmelidir ki; her yanlışınızda kendinizi aklamak için geçmişi ve geçmişte yaşanan yanlışları örneklendirmek, sizin kendi geleceğinizi yok etmeye sebep olacaktır! Geçmişte hatalar yapıldıysa; o halde yargı yolu her daim açıktır. Gerçekten görevini suistimal edenleri veya suçlu insanları yargı yolu ile her zaman cezalandırabilirsiniz. Ama, siz bu yanlışları kendi hatalarınızın üzerini örtmek için kenarda bekleterek, zamanı geldiğinde yine kendi menfaatiniz için kullanma mantığında iseniz; burada bir durmanız gerekir! Bu durumda başka bir suistimal daha söz konusudur! Vee daha da önemlisi tabii ki, geçmişten bu malzemeleri insanların eleştirmesi için bırakanlar, bugün güncel sorunların savunucusu olmaya devam ediyorsa, işte tam bu noktada inandırıcılığının hatta savunuculuğunun yeterli olması mümkün olmuyor!
“BU GÜVERTE ARTIK TEMİZLENMELİ”
Kimse çıkıp da “Beyefendiler; yapılan hataların sonucu olarak zaten seçim kaybedildi, siz günümüze gelin, kendinize bakın, işinizi yapın, sorumluluklarınızı unutmayın” diyemiyor! Neden mi? Çünkü; geçmişte hepsi aynı gemideydi! Şimdi de öyle! İşte tam bu nokta bize gösterdi ki; “bu gemi ve güverte temizlenmeli, yenilenmeli!” Yoksa siz bir söyler, bin duyarsınız! Dün bir eleştiri yaptınız, karşınıza kamyon ihaleleri çıktı, siz de böyle olunca sus pus oldunuz! Bugün bir eleştiri yaptınız, karşınıza geçmiş dönemdeki törenlere katılımlardan billboard resimlerine, hatta ses kayıtlarına kadar bir sürü yanlışlar çıktı! Hadi şimdi çıkın söyleyin; “biz bunun hesabını seçimlerde verdik” deyin ama nafile! Diyemezsiniz çünkü geminin mürettebatı da kaptanı da aynı! Beklentiler de aynı, hayaller de aynı! Kişilerde aynı! Zihniyet de aynı!
“HALKIN HİZMETÇİSİ OLMANIZ GEREKİRKEN, HALKI HİZMETÇİ OLARAK KULLANDINIZ”
Geçmişte bu görevde bulunup işlerini doğru düzgün yapamayanlar; hem bugün mevcut iktidarı eleştiremiyor, hem de bu göreve talip oluyor. İşin özü; artık, bu görevlere, mevcut iktidarı eleştirebilecek temizlikte insanların gelmesi gerekiyor. Ne iş yaptığı belli olmayan bu tarz insanlar yıllardır siyasetin içindeler. Bu insanlar ekonomik ihtiyaçlarını nasıl karşılıyorlar arkadaşlar? Siyaset mi bunların mesleği? Halk, bu hayat pahalılığında ve bu çetin şartlarda yıllardır geçimini zar zor sağlarken; siyasetin en tepesinde olanlar, ne iş yaptığı bile belli olmayanlar, siyasetten başka bir iş yapmaksızın geçimini yıllardır sağlayabiliyorlar. Bu kişilerin “mesleği” siyaset midir? Unutmayalım ki siyaset; halka bir “hizmet” işidir! Sizin, bu halkın “hizmetçisi” olmanız gerekirken; siyaseti meslekleştirip yıllardır kimsenin görmediği paralar ile halkı “hizmetçi” olarak kullandınız. Bu durumda siyaset sizin için halka hizmet değil de bir para kazanma sanatı mıdır? Sizden başka kimse yok mu bu ilçede? Kimse yeterli değil mi? Kendiniz çok mu başarılı veya beyazsınız? Evet ısrarla vurguluyorum; yıllarca hiçbir iş yapmadan sadece siyasi kazanımlarınızla hayatınızı idame ettirdiniz! Yanınızdaki küçükçüleri de böyle alıştırdınız! Üreten değil, tüketen oldunuz! Utanan değil, arsız oldunuz!!Çekin artık ellerinizi Silivri’min üzerinden… Yeter!
“MİLLİ DEĞERLER TEKELLEŞTİRİLEMEZ, ONLAR HEPİMİZİNDİR”
Demem o ki; Ne Silivri, ne Atatürk, ne de dinimiz tek kişinin değildir, hepimizindir, halkımızın değerleridir! Artık bu düşünce değişmelidir ve de siyaset meslekleştirilmeyi bırakılıp gerçek işi olan halka hizmeti yapmalıdır! Yeter!”
Haber : Batuhan GÜÇLÜ