Esen: "CHP olarak bu bozuk düzeni değiştireceğiz!"

ABONE OL

CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen, 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü münasebetiyle yayımladığı mesajında, 'Din, dil, ırk, mezhep, cinsiyet ayrımı gözetmeyen, demokratik bir toplum düzenini oluşturmak zorundayız' dedi ve ekledi: 'İnsanların şiddet, işkence görmediği, haksız yere tutuklanmadığı, bütün canlıların, doğanın haklarının korunduğu emekten, insan haklarından, özgürlükten ve barıştan yana demokratik bir düzeni inşa etmeliyiz. Edeceğiz!'

CHP Silivri İlçe Başkanı Berker Esen, 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Adaletin, huzurun, barışın olduğu bir Türkiye'nin mücadelesini verdiklerinin altını çizen Esen, “Umudu korumalıyız, barış türküleri söylemeye devam etmeliyiz” çağrısında bulundu.  

“İNSANLIK ACILARDAN DERS ALMIŞ DEĞİL”

Başkan Esen, mesajında şunları kaydetti:
“İnsanlık tarihinin en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşı olana 2. Dünya Savışının başladığı gün, bir daha benzer acılar yaşanmasın diye “Dünya Barış Günü” ilan edildi. 1 Eylül 1939'un üzerinden 81 yıl geçmesine rağmen insanlık ders almış değil. Savaş, göç, sefalet devam ediyor. Hayatlar kayboluyor, doğada onarılmaz tahribatlar yapılıyor… Ve tabii her zaman olduğu gibi savaşların, çatışmaların, krizin faturası yoksullara emekçilere çıkarılıyor. Ülkemizde insanlar haksız, hukuksuz bir şekilde zindanlarda tutuluyor. Ormanlarımız, tarlalarımız, meralarımız talan ediliyor, yok ediliyor.
 
“BU DÜZEN DEĞİŞEBİLİR”

Böyle bir dönemde “Dünya Barış Günü”nü kutlamak ne kadar gerçekçi olur, tartışılır. “Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir, barıştır.” demişti Yaşar Kemal. Muhaliflerin, gazetecilerin zindanlarda tutulduğu, hakkını arayanların şiddet gördüğü bu ülkede; umudu korumalıyız, barış türküleri söylemeye devam etmeliyiz. Bu kader değil. Bu düzen değişebilir. CHP olarak bu bozuk düzeni değiştireceğiz!

“BARIŞTAN YANA DEMOKRATİK DÜZEN İNŞA EDECEĞİZ”

Din, dil, ırk, mezhep, cinsiyet ayrımı gözetmeyen, demokratik bir toplum düzenini oluşturmak zorundayız. İnsanların şiddet, işkence görmediği, haksız yere tutuklanmadığı, bütün canlıların, doğanın haklarının korunduğu emekten, insan haklarından, özgürlükten ve barıştan yana demokratik bir düzeni inşa etmeliyiz. Edeceğiz!”