Başkan İmamoğlu, Geleceğin İBB Yöneticilerine Seslendi: "Heyecanınızı Hiç Kaybetmeyin; Kaybettiğinizde Beni Arayın"

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, kurum bünyesinde görev yapan 30 yaş altı genç çalışanları kapsayan “Genç Yetenek Gelişim Programı”nın ikinci turunu başlattı.

Başkan İmamoğlu, Geleceğin İBB Yöneticilerine Seslendi: "Heyecanınızı Hiç Kaybetmeyin; Kaybettiğinizde Beni Arayın"
Editör: Yaz Dostum
23 Eylül 2020 - 17:47 - Güncelleme: 23 Eylül 2020 - 17:51

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), kurum bünyesinde görev yapan 30 yaş altı genç çalışanları kapsayan “Genç Yetenek Gelişim Programı”nı başlatmıştı. İBB’nin farklı birimlerinde ve iştiraklerinde çalışan yaklaşık 2 bin genç, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun geçtiğimiz 4 Şubat’ta başlattığı program kapsamında sahaya çıkarak süt dağıtmış, çağrı merkezinde şikayet dinlemiş ve anayasa hukuku, kamu ihale yasası gibi konularda eğitim almıştı. İnsan kaynakları ve organizasyon yönetiminden sorumlu İBB Başkan Danışmanı Yiğit Oğuz Duman, programı basına tanıtmış ve “Herkes sadece ve sadece İstanbulluların mutluluğu için çalışacak. İBB’nin gelecekteki yöneticileri bu gençler olacak” demişti.

İKİNCİ 1000 PROGRAMA DAHİL OLDU

Kurum içinde yoğun ilgiyle karşılanan “Genç Yetenek Gelişim Programı”na 1000 kişilik bir grup daha dahil oldu. İkinci grubun eğitim çalışmaları, pandemi nedeniyle sanal ortamda gerçekleştirildi. “Gençliğimiz Var” sloganıyla başlatılan program, Haliç Tersanesi’nden yapılan canlı yayınla başladı. İletişimci Yusuf Özer’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen programda konuşan Duman, 2 gün sürecek etkinliklerle ilgili bilgiler paylaştı. Programın açılış konuşmasını yapan İmamoğlu, gençlerin her alanda yetkin bir hale gelmesini sağlamak istediklerini vurguladı. “Bir toplumun kendini dinamik hissetmesi, genç hissetmesi, kendimizde o inancı ve umudu hissettiğimizde nasıl haykırdıysak; ‘Gençliğimiz var’ dediysek, bugün de aynı noktadayız” diyen İmamoğlu, şunları söyledi:

“SORUMLULUK DUYGUNUZU SAKIN KAYBETMEYİN”

“Sizin de aynı noktada olmanızı çok istiyorum. Çünkü toplumda da hangi yaşta olursa olsun, o ‘gençliğimiz var’ vurgusunu birçok insandan alıyorum. Demek ki böyle bir enerjiye toplumda ihtiyaç var. Kurumumuzda yok mu? Kesinlikle var. Yani biz, kurumumuzda da yine aynı şekilde o heyecanı hissederek işimizi yapmalıyız. Ben, Büyükşehir Belediye Başkanıyım. Bana diyorlar ki, ‘Kendini nasıl hissediyorsun? Yorgun musun? Çok çalışıyorsun. Hatta bazen acaba dediğin oluyor mu.’ Ben, dünyanın en mutlu insanıyım. Bundan daha büyük mutluluk, bundan daha önemli gurur yok. Yani bu işletmede, bu büyük kurumda, 80 binin üzerinde çalışanı olan bu büyük kurumsal yapıda, her işi yapacak yürek, inanç ve kabiliyette olduğumu hissediyorum. Yani süpüreceksem, sokağı süpürürüm. Bir kaptanın yanında çıraklık da yaparım. Keyfin büyüğü burada; 16 milyon insana hizmet. Hem de İstanbul. Neredeyse 10 bin yıldır tarihi varlığı ispat edilmiş bir kentin her taşında, toprağında sizin hizmetinizin varlığını görmek, yaşamak muazzam bir duygu. Onun için, dünyanın en mutlu insanıyım. Bu bağlamda tabi, sizlerin de bu güzel kurumda aidiyet duygunuzla varlığınızı ortaya koymanız için, hayatınızın bu kesiti büyük bir fırsat. Lütfen bu fırsatı hem doya doya yaşayın hem de doya doya hissedin. Nerde olursanız olun, siz, İstanbul’u hissedin. Yani işinizin bir bölümüyle yaptığınız işi tanımlamayın. ‘Ben, 16 milyonun mutluluğu için çalışıyorum hem de doya doya çalıyorum’ deyin. İşinize, bu duyguyla, bu inançla, bu yürekle gelin; o mutlulukla, o gururlu işinizi yapın. Her tarafta gözü olan alakalı, ilgili bir eksiklik varsa, başka bir birimli irtibat kuran bir birey olarak; gururla eve dönün, başınızı yastığa keyifle koyun. Kendinize olan bu sorumluluk duygunuzu sakın, sakın, sakın kaybetmeyin.”

“HİZMET EDERKEN, İNSANI SEVMEK ZORUNLULUK”

İstanbul için 2050'nin stratejilerini ortaya koymak istediklerini aktaran İmamoğlu, “Güzel Cumhuriyet’imizin 100. yılına 3 yıl kaldı. 3 yıl sonra, o kocaman ikinci yüzyılın kapısını aralıyoruz. Sizler de bu büyük hizmetin bir parçası olduğunuzu unutmayın. İstanbul'a heyecan ile hizmet ederken, dünyanın en güzel coğrafyalarından biri olan Türkiye'ye hizmet ettiğinizi hissedin. Bu, içinizi heyecan ile doldursun. Bu çok önemli. Heyecanınız yoksa, gençliğinizin olması yetmez. Onun için yanına heyecanı koymak zorundasınız. Heyecanınızı hiç kaybetmeyin. Kaybettiğinizde beni arayın” dedi. Hizmet ederken, insanı sevmenin zorunluluk olduğunun altını çizen İmamoğlu, “Doğayı, insanı, yaşamı sevmiyorsanız 16 milyon İstanbulluya hizmet edemizsiniz? İnsanı severseniz; bakın o zaman 16 milyonu eşit olarak karşınızda görürsünüz. Efendim nasıl yaşıyormuş, neye inanıyormuş, kökeni neymiş, nasıl giyiniyormuş, nasıl koşuyormuş, nasıl yürüyormuş, hangi takımı tutuyormuş vs...? Bizim işimiz insanla; yeni doğmuş bebeğinden yaş almış insanına kadar, insan sevgisiyle dolu bir şekilde görevimizi yapmak zorundayız” diye konuştu.

“KAZANMAK İÇİN, HAK EDECEKSİNİZ”

Liyakate çok önem verdiklerini ve vermeye devam edeceklerine dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını şu sözlerle devam ettirdi:

“Kazanmak için, hak edeceksiniz. İnanın ki hak ediyorsanız, şu kurumda kazanacağınızdan asla şüphe etmeyeceksiniz. Hep yanınızda olacağız. Bilgi, uzmanlık, beceriler; bütün bunlar bizin için kıymetli. Bu alanda yarışabilirsiniz. Yarışın. Bunlar bizim için kıymetli. Becerilerinizi artırmak için, evrensel, dünyanın her yeriyle yarışan. Ki bizim İstanbul olarak hedefimiz, Türkiye’de bir kentle yarışmak değil; bizim hedefimiz, dünyanın en güzel, en yaşanılabilir en keyifli, en yaşam kalitesi yüksek kentlerinden biri olmak. O zaman bu anlamdaki liyakati, eğer her bireyde yukarıya taşır, becerileri hak etme prensibiyle insanların bu kurum içerisinde kazanmasını sağlarsak, zaten önümüzde hiçbir engel kalmaz. Yenilikçi olduğunuzu unutmayın. Sen varsın ve var olduğun için kurum güçlü yürüyor. ‘Ben varım, çok çalışacağım. Onun için kuruma çok güç katacağım’ inancıyla hareket edecekseniz. Bu yaşattığımız değerleri bu inançla yola kattığınızda kesinlikle istediğiniz her şey olur ve doğru olur. İstemediğin hiçbir şey de olmaz. Dolayısıyla bu enerjiyi kendinde hissettiğinde bu gücü; kol kola olduğunuzu hissedip bütün eko-sisteme yaydığınızda, işte orada ‘Biz varız’ çıkıyor, bütünlük çıkıyor. Bir takım oyunu, ortak akıl ortaya çıkıyor. Bence, önümüzdeki yüz yılın en önemli kavramı; ortak akıl. Yani insanların akılını bir araya getirip oradan çok önemli bir sentez yakalamak ve hayata geçirmek. Zira, bir araya getirilecek, pırıl pırıl akıl sahibi olduğunuzun farkındayım.”


“BU PROGRAM BURADA KALMAYACAK”

Çalışanların kurumsal yapıya katkı sunması gereken insanlar olduğunu belirten İmamoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:
“O açıdan hepinize çok güveniyorum. Tersaneyi tanımanızı ve bütün işlerimize eşlik etmenizi istiyorum. Yüz yıllardır var olan itfaiye kurumumuzu tanımanızı istiyorum. Halk Süt dağıtmanızı istiyorum. Vatandaşı hissetmenizi, bu kentin yoksulluğunu hissetmenizi ve daha çok sorumluluk sahibi olmanızı diliyorum. Bütün hareketlerimizde var olun. İstanbul’u merak edin. Kıyısını, köşesini, denizini, ormanını merak edin. İstanbul’u okuyun. İstanbul’un bütün güzelliklerini hissederseniz, sorumluluğunuz daha da büyüyecektir. O bakımdan, bütün bu açılımlara müsait, çok şanslı bir kentte olduğunuzu unutmadan, böyle şanslı bir kurumda olduğunuzu, kendinizin de bu anlamda şanslı bireyler olduğunu sakın unutmayın. Bu yetenek programının size büyük katkılar sunacağını hissediyorum. Ve biliyorum ki; bu program, burada kalmayacak. İçimizdeki binlerce genç, yeteneğe eriştikten sonra, İstanbul’un başka bireylerine de erişmek, bizim kurumumuzun parçası olmasa da kent aidiyeti üzerinden şehrin gönüllüleri olarak sürece katabilecek yetenekleri var etme konusunda bu programı daha da büyüteceğiz. Ve sizlerle başaracağız. İyi ki varsınız. İyi ki heyecanımız yüksek. O birlikte başarma duygusunu asla zihninizden çıkarmayın. İnançla söylüyorum; sorumluluğumuz bu güzel ülkenin, değerli Cumhuriyet’in bu çağa uygun, dünyayla yarışan evrensel değerlere bağlı, akıldan ve bilimden yana ve hep beraber coşarak başarıya koşan bir topluluk olmaya devam edelim. Hepinizi çok seviyor ve kucaklıyorum.”

GELECEKTEKİ YÖNETİCİLERİ İBB ÜST YÖNETİMİYLE BİRLİKTE SELAMLADI

Açılış konuşmasının ardından 5 katılımcıdan gelen soruları yanıtlayan İmamoğlu, kalan soruların da kendisine ulaştırılmasını istedi. İmamoğlu, İBB’nin gelecekteki yöneticilerini, kurumun üst yöneticilerini yanına alarak selamladı.


YORUMLAR

  • 0 Yorum