Başkan İmamoğlu, İnanç Masası İftarında Konuştu: Toplumun Huzurunu Tek Bir Akla Emanet Edemeyiz
İBB İnanç Masası, kültürel ve dini alanda hizmet veren sivil toplum örgütleri temsilcileri, yayıncılar ile mütedeyyin kanaat önderlerini iftar davetinde buluşturdu. İftarda konuşan İmamoğlu, “Toplum olarak ayrışmaya değil, aynı sofrada buluşmaya ihtiyacımız var. Bugün hep birlikte, milletçe en çok ihtiyaç duyduğumuz ve ne yazık ki kaybettiğimiz konulardan biri de işte bu danışma, tartışma, istişare etme, bir arada düşünme, ortak akıl üretme kültürü ve anlayışıdır. Toplumun refahını, huzurunu, geleceğini, yönetimi tek bir akla, tek bir söze asla emanet edemeyiz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İnanç Masası; aralarında kültürel ve dini alanda hizmet veren sivil toplum örgütleri temsilcileri, yayıncılar ile mütedeyyin kanaat önderlerinin bulunduğu isimleri iftar sofrasında bir araya getirdi. Haliç Kongre Merkezi Galata Salonu’nda düzenlenen iftar, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımıyla gerçekleşti. İftar sonrasında bir konuşma yapan İmamoğlu, son günlerde ülke olarak ekonomik anlamda zor günlerden geçtiğimizi hatırlattı. “Gıdaya erişmekte bile zorlanan birçok yurttaşımız olduğunu görüyor ve biliyoruz” diyen İmamoğlu, “Dayanışma ve yardımlaşmanın çok daha fazla önem kazandığı bugünlerde mübarek Ramazan ayının öğrettiği değerlere çok daha fazla gereksinim duyuyoruz. Paylaşmak, birlik ve beraberlik, merhamet, hoşgörü kılavuzumuz olacak. Bu zorlu günleri ancak israfı önleyerek, yurttaşlarımızın haklarını gözeterek, birbirimize destek olarak aşabiliriz” şeklinde konuştu.
ŞURA SURESİ’NDEN ALINTI YAPTI
Toplum olarak ayrışmaya değil, aynı sofrada buluşmaya ihtiyacımız olduğuna vurgu yapan İmamoğlu, şunları söyledi:
“Güzel Kur’an’ımız gösteriyor ki, İslam; demokrasiyle, tartışma ve danışma kültürüyle, ortak akılla en üst uyumluluk gösterir. ‘Onların işleri, aralarında şura iledir’ ifadesinin geçtiği Şura Suresi, bu konunun sureye isim verilecek kadar Kur’an-ı Kerim’de önenini gösteren değerli bir izdir, göstergedir. Bugün hep birlikte, milletçe, belki de dünya, insanlık olarak en çok ihtiyaç duyduğumuz ve ne yazık ki kaybettiğimiz konulardan biri de işte bu danışma, tartışma, istişare etme, bir arada düşünme, ortak akıl üretme kültürü ve anlayışıdır. Toplumun refahını, huzurunu, geleceğini, yönetimi tek bir akla, tek bir söze asla emanet edemeyiz. Bu, bizim inancımızda da var. Kutuplaşmamalı, birleşmeli ve hep birlikte uyum içerisinde, daha güzel bir gelecek için çalışmalıyız. Bu zorlu ekonomik süreçten çıkıp, yeniden refaha, huzura, mutluluğa ulaşacağımız, tekrar güçlü bir birliktelik ve beraberlik içerisinde olacağımız çok güzel günlere çok yakın süreçte kavuşacağımızı inançla taşıdığımı belirtmek istiyorum. Allah, hepimize güzellikler nasip etsin. Haramdan uzak, hakka ve adalete yakın duranlardan olmayı nasip etsin. Hep birlikte huzur içerisinde yaşamayı nasip etsin.”
POLAT: “İSTANBUL, BÜTÜN SEMAVİ DİNLERİ AYNI SAYGIYLA KUCAKLAR”
İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat da konuşmasında, “Dünyamız, oldukça zor koşullardan geçiyor. İnsanlık, oldukça sıkıntılı günlerden geçiyor. İçinden geçtiğimiz yoklukla, açlıkla, insanların birbirlerine düşmanlıklarıyla sınandığı, insanlık adına her türlü yaralar aldığımız bu zor zamanlarda Ramazan ayının birleştirici, şifa verici iklimine sığınmaya her zamankinden çok çok daha fazla ihtiyacımız var. İstanbul’un bütün semavi dinleri aynı saygıyla kucaklayan bir şehir olduğuna vurgu yapan Polat, “Bu şehrin tarihi semtleri, toplumun her kesimini buluşturan meydanları, huzur veren ibadethaneleri, insanların İstanbul'un asırlardan süzülüp gelen kültürel zenginlikleriyle, Ramazan'ın iftardan sahura uzanan manevi atmosferiyle daha güzel, daha şenlikli, daha neşeli bugünlerde. Böylesi bir mirasla kuşatılmış olan bu şehirde nefes almak, biz İstanbullular için gerçekten çok büyük bir ayrıcalık” ifadelerini kullandı.
Okunan dualar ve konuşmaların ardından, Türk tiyatrosunun duayen ismi Zihni Göktay, eski Ramazanları konu alan bir sahne performansı gerçekleştirdi.
YORUMLAR