Başkan Yılmaz: "Hizmet Konusunda Yarışamayıp Kamuoyunda Tartışma Yaratıyorsunuz"

Silivri Belediye Meclisi’nin 2021 yılı Ekim ayı meclis toplantısı 1. birleşiminin 1. oturumunda açıklamalarda bulunan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, geçtiğimiz günlerde CHP Silivri İlçe Başkanı ve CHP’li meclis üyelerinin düzenlediği basın toplantısında yapılan ithamları değerlendirdi. Bu basın toplantısında yapılan açıklamaların her birine verilecek bir cevabı olduğunu dile getiren Başkan Yılmaz, Silivri’deki hoşgörü, barış ve kardeşlik iklimine zarar vermemek adına uzun uzun cevaplar vermeyeceğini dile getirerek CHP heyetini, diline ve söylemlerine dikkat etmeye davet etti.

“BU İTHAMLAR SİLİVRİ’NİN HOŞGÖRÜSÜNE SIĞMIYOR”

CHP heyeti tarafından gerçekleştirilen basın toplantısında Cumhur İttifakı için kullanılan ‘Geldikleri gibi giderler’ cümlesi nedeniyle derin bir üzüntü duyduğunu ifade eden Başkan Volkan Yılmaz, “Meclis toplantımızı kapatmadan önce bir konuya temas etmek istiyorum. Esasında bu konu hakkında görsellerle, detaylı bir sunum hazırlamıştık ancak ben Silivri’nin kutuplaşması, farklılıklar üzerinden bir gerginlik ortamına sürüklenmesi ve Silivri’deki hoşgörü kültürünün yerini kavga ve dövüş kültürüne bırakmasını arzulamadığım için konuşmamın sunum kısmını yapmayacağım. CHP’nin İlçe Başkanı ve iki büyükşehir belediyesi meclis üyemiz, geçtiğimiz günlerde bir basın toplantısı düzenlediler. O toplantı ile alakalı iddia edilen ‘yalan, yalancı, çökme, algı yönetimi’ gibi konulara çok uzun uzadıya cevap vermek istemiyorum, ancak bu toplantıda kullanılan bir cümleyle alakalı bir cevabım, bir üzüntüm var. Silivri’de doğmuş, büyümüş, yetişmiş bir siyasetçi, bir arkadaşınız, bir kardeşiniz olarak ve Silivri’de yaşayan vatandaşlarımızın oyları ve teveccühleriyle seçilmiş bir belediye başkanı olarak şahsımın, ekibimin ve Cumhur İttifakı üyelerinin ‘Geldikleri gibi giderler’ sözüne muhatap kılınması beni ziyadesiyle üzdü. İşgalci ve emperyalist güçlere benzeterek kullanılan bu cümle söylendikten sonra belediye meclis üyesi arkadaşlarımız tarafından alkışlarla karşılık verilmesi ise üzüntümü daha da katladı. ‘Geldikleri gibi giderler’ sözünün hangi şartta, hangi konjonktürde ve hangi manada kullanıldığı hepimizin malumudur. Bugün ilkokula giden bir çocuk dahi bunun ne anlama geldiğini biliyor. İşgal günlerinde Mondros Mütarekesi’nin hemen akabinde, Haydar Paşa Limanı’na; İngiliz, Fransız ve İtalyan donanmaları demirlerler ve İstanbul’un işgali fiilen başlar. Adana’dan trenle İstanbul’a gelen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, trenden indikten sonra düşman donanmasına bakar ve ‘Geldikleri gibi giderler’ ifadesini kullanır. Bizler için kullanılan bu ithamın çok ağır bir itham olduğunu, Silivri’nin iklimine, Silivri’de yaşayan vatandaşlarımızın hoşgörüsüne sığmadığını buradan ifade etmek istiyorum.” dedi.

“BU DİL SİLİVRİ’YE BİR ŞEY KAZANDIRMAZ”

Konuşmasına devam eden Yılmaz, “Bu ‘Geldikleri gibi giderler’ ifadesine muhatap alınanlar bizim hep birlikte mücadele edip bu ülkeden geriye gönderdiklerimizdir. Şunun da asla unutulmaması gerekiyor; biz asla o gün de bugün de, İzmir’de Yunan subayına akşam yemeğinde şarap servis eden garson olmadık. İstanbul’da İngiliz askerinin kapısını açıp kapatan yardakçı da olmadık. Bizler, dün olduğu gibi bugün de İzmir’de Maşatlık Meydanı’nda o coşkulu kalabalığa ‘İzmir’i Yunan’a terk etmeyeceğiz’ diyen o günkü Belediye Başkanı Hacı Hasan Paşa olduk. Yine İzmir Kordon Boyu’nda Yunan’ın böğrüne bir kurşun gibi saplanan Hasan Tahsin olduk. Maraş’ta Sütçü İmam, Gaziantep’te Şehit Kamil olduk. Kastamonu’da Şerife Bacı, cephelerde Kara Fatma olduk. ‘Geldikleri gibi giderler’ diyen, Samsun’da meşale olan, Dumlupınar’da ‘Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir, ileri’ diyerek 9 Eylül’de düşmanı İzmir’de denize döken Mustafa Kemal olduk. Onun için kimsenin kimseyi bu şekilde itham etmesini asla kabul etmiyorum. Buna müsaade etmeyeceğimi de ifade etmek istiyorum. Elbette günü geldiğinde, vatandaşımızın takdiri bu yönde olduğunda, biz arımızla, namusumuzla, arkamızda tek bir kara leke, sırtımızda tek bir yük bırakmadan geldiğimiz gibi gideceğiz. Silivri’deki siyasetçi kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı, bu topraklarda yetişen değerli insanlarımızı diline ve söylemlerine dikkat etmeye davet ediyorum. Yalnızca hazımsızlık üzerine, bir hınç üzerine, seçimi kaybetmenin üzerine kurdukları dilin Silivri’ye bir şey kazandırmayacağını da ifade etmek istiyorum. Ben hizmet için buradayım. Ben MHP’li bir belediye başkanı olabilirim ama her zaman şeref duyduğum MHP’li kimliğimi bir kenarda tutarak; herkese eşit mesafede, Silivri’nin merkezinde, pergelin sabit noktası olarak hizmet etmeye devam edeceğim. Yapmış olduğumuz hizmetler birilerini rahatsız edip, hizmet noktasında bizlerle yarışmayıp bu gibi gereksiz tartışmalarla kamuoyunun önüne gelmeyi istiyorsanız kamuoyu bunun takdirini ve cevabını en iyi şekilde verecektir. Bu konuyu Silivri’de yaşayan vatandaşlarımızın ferasetine bırakıyorum. Günü geldiğinde de o feraseti göstereceklerine inanıyorum.” ifadelerini kullandı.