Bayramlar Brode; Üretiminin %100'ünü İhracat Yapıyor!
Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği ile Küpe FM işbirliğiyle yayımlanan İş Dünyası programına Değirmenköy Mahallesi’nde faaliyet gösteren Bayramlar Brode San. Ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Bayram konuk oldu. Bayramlar Brode’nin 1960 yılında Kayseri’de Bayramlar Mefruşat olarak ticari hayatına başladığını söyleyen işadamı; firmanın kuruluşunun öyküsünü, gelişimini ve karantina döneminde faaliyetlerini nasıl sürdürdüklerini anlattı.
Editör: Yaz Dostum
30 Haziran 2020 - 22:55
Silivri Sanayici ve İş Adamları Derneği ile Küpe FM ortaklığında yayımlanan İş Dünyası’nın yeni konuğu gösteren Bayramlar Brode San. Ve Tic. A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Murat Bayram oldu. Murat Bayram, radyo programcısı Turhan Alyakut’un soruları doğrultusunda Kayseri’den Değirmenköy’e uzanan ticari başarının öyküsünü anlattı.
“KAYSERİ’DE KURULDU, DEĞİRMENKÖY’DE FAALİYETLERİNİ SÜRDÜRÜYOR”
Turhan ALYAKUT: Bayramlar Brode ne zaman ve nerede kuruldu?
Murat BAYRAM: Bayramlar Brode’nin kuruluş aşaması öncesinde 1960 yılında Kayseri’de Bayramlar Mefruşat olarak başlayıp 1973 yılında Zeytinburnu Bozkurt Perdeciler Çarşısı’nda süregelen bir süreç var. Bu süreçten sonra 1983 yılında toptan hayatı başlıyor, 1984 yılında Silivri’de Değirmenköy’de de Bayramlar Brode olarak üretime başladık.
“PERDE ÜRETİMİMİZDE DÜZ VE JAKARLI DOKUMA TÜL, ARMÜR GRUBU, BRODE, APLİK, GİPÜR, HAZIR PERDE ÜRETİMİMİZ VAR”
Turhan ALYAKUT: Üretim tesisi, çalışan sayınız ve üretim kapasitenizle ilgili neler söylersiniz?
Murat BAYRAM: Şu anda 140 personelimiz var. Tamamen ful entegre bir tesisiz. Brode, iplik,armürlü dokuma,jakarlı dokuma ve boya-apre makinalarıyla ürünlerini imal etmektedir. Bize ip olarak gelir. İp önce bükülür. Sonra dokuma makinesinde dokunur. Dokunduktan sonra brode makinesine gelir üstüne brode işlememiz yapılır. Sonra boyası yapılır. Boyanın ardından da kalite kontrol yapılarak sevk edileceği ülkeye göre ihracata hazır duruma getirilir.
“İHRACAT ODAKLIYIZ”
Turhan ALYAKUT: Sizin ürünlerinizin tamamı ihraç ediliyor bildiğim kadarıyla…
Murat BAYRAM: Evet tamamen ihracat çalışıyoruz.
“İÇ PAZARDAKİ REKABET NEDENİYLE DIŞ PAZARA AÇILDIK”
Turhan ALYAKUT: Niçin iç piyasaya çalışmıyorsunuz?
Murat BAYRAM: Bundan 10 yıl öncesine kadar iç pazarımız da vardı. En büyük pazarımız iç pazardı ama iç pazardaki rekabetin, ekonomik koşulların çoğalmasından dolayı Avrupa ve Uzak Doğu piyasalarına açılmayı istedik. Çünkü bizim tekstil mamullerinin girdilerinin hepsi dolar kurlarının üzerinden. Tabi ülkemizde de yeri geldiği zaman dolar bazı koşullarda kendiliğinden yükseldiği içi maliyetlerimizde zararlar öngörüyorduk. Kendimizi korumak anlamında tamamen yurtdışı odaklı olduk.
“SİYASİ İLİŞKİLERDE SORUN OLMADIĞI SÜRECE SIKINTI YAŞAMIYORUZ”
Turhan ALYAKUT: Peki avantajlarının yanında tamamen dış piyasaya yönelik çalışmanın dezavantajları var mı?
Murat BAYRAM: Dezavantajları yok ama sadece ülkeler arası siyasi problemler çıktığı zaman sıkıntı olabiliyor. Onun dışında başka bir sorun yok. Türkiye’deki hızlı servis ve hızlı ulaşımdan dolayı en çok tercih edilmemizin sebepleri bu.
“PANDEMİ DÖNEMİNDE SEVKİYATIMIZ DEVAM ETTİ”
Turhan ALYAKUT: Yaşadığımız bu pandemi dönemiyle ilgili konuşursak uluslararası nakliye ve seyahat kısıtlamaları tamamen ihracata dönük çalışan sizin gibi kurumlarda ne tür sıkıntılara yol açtı?
Murat BAYRAM: Biz tamamen sipariş üzerine çalışıyoruz. Müşterilerimiz bize özel sipariş geçiyor. Tabi pandemi sürecinde üretim olarak yavaşladık ama sevkiyat konusunda çalışıyorlarsa, bir sıkıntıları yoksa müşterilerimize mallarını yolladık. Şu anda sıkıntı olarak gördüğümüz tek nokta seyahat edemiyoruz, birebir görüşemiyoruz. Bu pandemi sürecinde bir stüdyo kurduk. Yaptığımız desenlerin stüdyoda fotoğraf ve videolarını çekerek birebir müşteriye özel kreasyon olarak gönderip siparişlerini alıyoruz.
“İŞLERİMİZİN DAHA İYİ OLACAĞI KANISINDAYIM”
Turhan ALYAKUT: Bu tür durumlarda paranız olsa bile dışarıdan mal alamayacağınız için büyük küçük birçok şeyi ülkelerin kendilerinin üretmesinden söz ediliyor. Siz bu durumu bekliyor musunuz?
Murat BAYRAM: Ben bu durumu beklemiyorum çünkü Avrupa ülkelerinin çoğu tekstilde işçilikleri pahalı olduğu için bu noktalardan çıktılar. Dünyanın en büyük moda merkezi İtalya diyoruz ama orada da şu anda üretim yok. Ben o yönden hiçbir şey beklemiyorum hatta işlerimizin daha iyi olacağı kanısındayım.
“DOLAR, EURO YÜKSELSİN İSTİYORUZ”
Turhan ALYAKUT: Türkiye’nin inişli çıkışlı bir ekonomiye sahip olması diğer üretici ülkelere göre maliyet fiyatı açısından nasıl bir durum ortaya koyuyor? Bu maliyetinizi yükseltiyor mu?
Murat BAYRAM: Tabi maliyet yaparken onları göz önüne alarak yapıyoruz. İhracatçı firmayız. Biz istiyoruz ki dolar, euro yükselsin. İthalatçı istiyor ki dolar, euro düşsün. Dolar, euronun yükselmesi babında bazı maliyetlerimizi enerji ve işçilik gibi finanse ediyor. Çünkü bizim tekstilde kullandığımız hammaddenin birçoğu dolar bazlı.
“ÇİN, HİNDİSTAN VE PAKİSTAN RAKİBİMİZ”
Turhan ALYAKUT: Az önce Avrupa ülkelerinin birçoğunun maliyetler yüksek olduğundan dolayı tekstil sektöründen çıktığını söylediniz. 2000’li yıllarda özellikle Uzak Doğu tekstili Türk tekstiline rakip olmaya başladı. Dünyada ülkemizin kumaşları talep görüyor diyebilir miyiz?
Murat BAYRAM: Tabi talep görüyor. Tekstil konusunda bizim 3 rakibimiz var; Çin, Hindistan, Pakistan. Dördüncü sırada biz geliyoruz. Yüksek ölçekli siparişler Çin’e kayıyor. Orta ölçekli siparişler de hızlı servisten dolayı bize geliyor.
“SİPARİŞ ALMA SÜRECİ UZAYABİLİYOR”
Turhan ALYAKUT: Bir taraftan da Amerika’nın başı çektiği ticaret savaşları yer alıyor. Peki ticaret savaşları Türk tekstilinin Amerika’daki elini güçlendirir mi? Uzak Doğu’ya, Çin’e göre örneğin…
Murat BAYRAM: Elimizi güçlendirecek ama Amerika çok büyük ve sert bir pazar. Amerika’ya bir malı götürüp seçtirdiğinizde hemen siparişe dönmüyor, bu 1-1,5 yılı bulan süreçler olabilir. Japonya’da da aynı. Amerika’da deponuz ve hazır malınız varsa öndesiniz. Türkiye’den sevk edeyim derseniz o noktalarda sıkıntılar var. Ben şuna inanıyorum; bu pandemi sürecinden sonra dünya ülkeleri Çin’e karşı almama noktasında tavır alırsa Türkiye’de tekstilin dışında sektörlerin daha da büyüyeceğine inanıyorum.
“RENK VE TRENDLER COĞRAFYAYA GÖRE DEĞİŞMEKTE”
Turhan ALYAKUT: Seçilen kumaş tercihi coğrafyaya göre değişiyor mu?
Murat BAYRAM: Her coğrafyanın kendine göre kumaş ve renk sistemi var. Güney Amerika var mesela. Almanya, İsveç, Polonya’nın aldığı türler farklı İspanya, Portekiz, İtalya’nın aldığı kumaş zeminleri farklı. Kuzey Amerika ülkeleri ince, nazik kumaşlara yöneliyor. Portekiz, İspanya’da çok sıcak olduğu için kalın tarzda mallara yükleniyorlar. Dolayısıyla bunların renkleri ve trendleri de kendi içinde ayrılıyor.
“ANTİBAKTERİYEL ÜRÜNLER EVLERİMİZİ SÜSLEYECEK”
Turhan ALYAKUT: Trendleri kim belirliyor?
Murat BAYRAM: Üreticiler, pazarlamaya çıkan arkadaşlar ve tasarımcılar. İlk önce mal satacağınız ülkedeki insanların ekonomik yapılarını, neden hoşlandıklarını bilmeniz gerekiyor. Tasarımcı arkadaşlarımızla bu konular hakkında konuşuyoruz. Mesela bu pandemi sürecinde yeni yeni renkler, kumaşlar ürettik. Mesela bundan sonra anti bakteriyel ürünler evlerimizi süsleyecek. Hastanelerden sonra evlerimize girecek.
“TRENDLERİ BELİRLEYEN ÜLKE YOK”
Turhan ALYAKUT: Peki tekstilde trendleri belirleyen bir ülke var mı?
Murat BAYRAM: Trendleri belirleyen ülke yok. İtalya parlak mavi, parlak kırmızı ve parlak yeşili seven bir ülke. Ama Almanlara bakarsanız onlarda bu renkleri kullanmaz, sade soft renkleri tercih eder.
“CAFCAFLI RENK DÖNEMİ KAPANDI”
Turhan ALYAKUT: Türklerin tercihi nasıl bu konuda?
Murat BAYRAM: Eskiden biz Türkiye’de ürettiğimiz perdelerin tamamını beyaz üretirdik. Şimdi natürel soft renkler çalışıyoruz. Eskisi gibi cafcaflı renkler yok. Bütün dünya natürele dönme noktasında. Perde seçiminde de sade ve yıkaması kolar ürünler tercih ediliyor.
“YAŞAM TARZLARI TERCİHLERİMİZİ BELİRLİYOR”
Turhan ALYAKUT: Mimari değişimlerle birlikte belki perdeye olan ihtiyaçta önümüzdeki yıllarda değişecek…
Murat BAYRAM: Zebra store dediğimiz perdeler var. Camınızın ölçüsü 1,5 metre. 1,5 metre alıyorsunuz. 1-2 yıl kullanıyor kaldırıp atıyorsunuz. Çalışan ailelerin rağbet ettiği nokta bu çünkü yıkama derdi yok. Yaşam tarzlarımız tercihlerimizi değiştiriyor.
“MÜŞTERİLERİMİZLE BİREBİR İLİŞKİDEYİZ”
Turhan ALYAKUT: Peki siz müşteri bağlılığını sağlamak için neler yapıyorsunuz?
Murat BAYRAM: Müşterinin özgüvenini kazanmanız lazım. Müşterinin tamamen bize inanması lazım. Ürettiğiniz mamullerin %100 kaliteli olması lazım ki müşterinin seçeceği yeni bir ürünle sizi tercih etmesi lazım. Rakip firmalar gittiği zaman “ben bunu Bayramlar Brode’den alırım” düşüncesi olması lazım. Biz bu konuda müşterilerimizle birebir ilişkilerdeyiz.
“ÇEVREDE DUYARLIYIZ”
Turhan ALYAKUT: Bölgemizde tekstil sektöründe üretim yapan firma sayısı da çok fazla. Bölgemizin konuştuğu konulardan birisi de haklı olarak çevre sorunları. Peki Bayramlar Brode’nin çevre politikasıyla ilgili neler söylersiniz?
Murat BAYRAM: Bayramlar Brode olarak çevreye %100 duyarlıyız. Bizim işletmemizde boya yaptığımız için arıtma tesisimiz var. Şu an yeni bir proje üzerindeyiz. Allah izin verirse önümüzdeki hafta bacadan çıkan dumanı filtre edip doğaya karşı üstümüze düşen her türlü görevi yapacağız. Çünkü bu memlekette bizde yaşıyoruz, bu havayı bizde soluyoruz. Bu güzelim memleketin doğasını bozmamalıyız.
“HERKESE SAĞLIKLI GÜNLER DİLİYORUM”
Turhan ALYAKUT: Sohbetin sonuna geldik. İlave etmek istediklerinizi alalım yayını öyle kapatalım…
Murat BAYRAM: Pandemiden sonra herkese kendilerine dikkat etmelerini söylemek istiyorum. Ve herkese sağlıklı günler, hayırlı işler diliyorum….
Haber: Hazal Başaran
“KAYSERİ’DE KURULDU, DEĞİRMENKÖY’DE FAALİYETLERİNİ SÜRDÜRÜYOR”
Turhan ALYAKUT: Bayramlar Brode ne zaman ve nerede kuruldu?
Murat BAYRAM: Bayramlar Brode’nin kuruluş aşaması öncesinde 1960 yılında Kayseri’de Bayramlar Mefruşat olarak başlayıp 1973 yılında Zeytinburnu Bozkurt Perdeciler Çarşısı’nda süregelen bir süreç var. Bu süreçten sonra 1983 yılında toptan hayatı başlıyor, 1984 yılında Silivri’de Değirmenköy’de de Bayramlar Brode olarak üretime başladık.
“PERDE ÜRETİMİMİZDE DÜZ VE JAKARLI DOKUMA TÜL, ARMÜR GRUBU, BRODE, APLİK, GİPÜR, HAZIR PERDE ÜRETİMİMİZ VAR”
Turhan ALYAKUT: Üretim tesisi, çalışan sayınız ve üretim kapasitenizle ilgili neler söylersiniz?
Murat BAYRAM: Şu anda 140 personelimiz var. Tamamen ful entegre bir tesisiz. Brode, iplik,armürlü dokuma,jakarlı dokuma ve boya-apre makinalarıyla ürünlerini imal etmektedir. Bize ip olarak gelir. İp önce bükülür. Sonra dokuma makinesinde dokunur. Dokunduktan sonra brode makinesine gelir üstüne brode işlememiz yapılır. Sonra boyası yapılır. Boyanın ardından da kalite kontrol yapılarak sevk edileceği ülkeye göre ihracata hazır duruma getirilir.
“İHRACAT ODAKLIYIZ”
Turhan ALYAKUT: Sizin ürünlerinizin tamamı ihraç ediliyor bildiğim kadarıyla…
Murat BAYRAM: Evet tamamen ihracat çalışıyoruz.
“İÇ PAZARDAKİ REKABET NEDENİYLE DIŞ PAZARA AÇILDIK”
Turhan ALYAKUT: Niçin iç piyasaya çalışmıyorsunuz?
Murat BAYRAM: Bundan 10 yıl öncesine kadar iç pazarımız da vardı. En büyük pazarımız iç pazardı ama iç pazardaki rekabetin, ekonomik koşulların çoğalmasından dolayı Avrupa ve Uzak Doğu piyasalarına açılmayı istedik. Çünkü bizim tekstil mamullerinin girdilerinin hepsi dolar kurlarının üzerinden. Tabi ülkemizde de yeri geldiği zaman dolar bazı koşullarda kendiliğinden yükseldiği içi maliyetlerimizde zararlar öngörüyorduk. Kendimizi korumak anlamında tamamen yurtdışı odaklı olduk.
“SİYASİ İLİŞKİLERDE SORUN OLMADIĞI SÜRECE SIKINTI YAŞAMIYORUZ”
Turhan ALYAKUT: Peki avantajlarının yanında tamamen dış piyasaya yönelik çalışmanın dezavantajları var mı?
Murat BAYRAM: Dezavantajları yok ama sadece ülkeler arası siyasi problemler çıktığı zaman sıkıntı olabiliyor. Onun dışında başka bir sorun yok. Türkiye’deki hızlı servis ve hızlı ulaşımdan dolayı en çok tercih edilmemizin sebepleri bu.
“PANDEMİ DÖNEMİNDE SEVKİYATIMIZ DEVAM ETTİ”
Turhan ALYAKUT: Yaşadığımız bu pandemi dönemiyle ilgili konuşursak uluslararası nakliye ve seyahat kısıtlamaları tamamen ihracata dönük çalışan sizin gibi kurumlarda ne tür sıkıntılara yol açtı?
Murat BAYRAM: Biz tamamen sipariş üzerine çalışıyoruz. Müşterilerimiz bize özel sipariş geçiyor. Tabi pandemi sürecinde üretim olarak yavaşladık ama sevkiyat konusunda çalışıyorlarsa, bir sıkıntıları yoksa müşterilerimize mallarını yolladık. Şu anda sıkıntı olarak gördüğümüz tek nokta seyahat edemiyoruz, birebir görüşemiyoruz. Bu pandemi sürecinde bir stüdyo kurduk. Yaptığımız desenlerin stüdyoda fotoğraf ve videolarını çekerek birebir müşteriye özel kreasyon olarak gönderip siparişlerini alıyoruz.
“İŞLERİMİZİN DAHA İYİ OLACAĞI KANISINDAYIM”
Turhan ALYAKUT: Bu tür durumlarda paranız olsa bile dışarıdan mal alamayacağınız için büyük küçük birçok şeyi ülkelerin kendilerinin üretmesinden söz ediliyor. Siz bu durumu bekliyor musunuz?
Murat BAYRAM: Ben bu durumu beklemiyorum çünkü Avrupa ülkelerinin çoğu tekstilde işçilikleri pahalı olduğu için bu noktalardan çıktılar. Dünyanın en büyük moda merkezi İtalya diyoruz ama orada da şu anda üretim yok. Ben o yönden hiçbir şey beklemiyorum hatta işlerimizin daha iyi olacağı kanısındayım.
“DOLAR, EURO YÜKSELSİN İSTİYORUZ”
Turhan ALYAKUT: Türkiye’nin inişli çıkışlı bir ekonomiye sahip olması diğer üretici ülkelere göre maliyet fiyatı açısından nasıl bir durum ortaya koyuyor? Bu maliyetinizi yükseltiyor mu?
Murat BAYRAM: Tabi maliyet yaparken onları göz önüne alarak yapıyoruz. İhracatçı firmayız. Biz istiyoruz ki dolar, euro yükselsin. İthalatçı istiyor ki dolar, euro düşsün. Dolar, euronun yükselmesi babında bazı maliyetlerimizi enerji ve işçilik gibi finanse ediyor. Çünkü bizim tekstilde kullandığımız hammaddenin birçoğu dolar bazlı.
“ÇİN, HİNDİSTAN VE PAKİSTAN RAKİBİMİZ”
Turhan ALYAKUT: Az önce Avrupa ülkelerinin birçoğunun maliyetler yüksek olduğundan dolayı tekstil sektöründen çıktığını söylediniz. 2000’li yıllarda özellikle Uzak Doğu tekstili Türk tekstiline rakip olmaya başladı. Dünyada ülkemizin kumaşları talep görüyor diyebilir miyiz?
Murat BAYRAM: Tabi talep görüyor. Tekstil konusunda bizim 3 rakibimiz var; Çin, Hindistan, Pakistan. Dördüncü sırada biz geliyoruz. Yüksek ölçekli siparişler Çin’e kayıyor. Orta ölçekli siparişler de hızlı servisten dolayı bize geliyor.
“SİPARİŞ ALMA SÜRECİ UZAYABİLİYOR”
Turhan ALYAKUT: Bir taraftan da Amerika’nın başı çektiği ticaret savaşları yer alıyor. Peki ticaret savaşları Türk tekstilinin Amerika’daki elini güçlendirir mi? Uzak Doğu’ya, Çin’e göre örneğin…
Murat BAYRAM: Elimizi güçlendirecek ama Amerika çok büyük ve sert bir pazar. Amerika’ya bir malı götürüp seçtirdiğinizde hemen siparişe dönmüyor, bu 1-1,5 yılı bulan süreçler olabilir. Japonya’da da aynı. Amerika’da deponuz ve hazır malınız varsa öndesiniz. Türkiye’den sevk edeyim derseniz o noktalarda sıkıntılar var. Ben şuna inanıyorum; bu pandemi sürecinden sonra dünya ülkeleri Çin’e karşı almama noktasında tavır alırsa Türkiye’de tekstilin dışında sektörlerin daha da büyüyeceğine inanıyorum.
“RENK VE TRENDLER COĞRAFYAYA GÖRE DEĞİŞMEKTE”
Turhan ALYAKUT: Seçilen kumaş tercihi coğrafyaya göre değişiyor mu?
Murat BAYRAM: Her coğrafyanın kendine göre kumaş ve renk sistemi var. Güney Amerika var mesela. Almanya, İsveç, Polonya’nın aldığı türler farklı İspanya, Portekiz, İtalya’nın aldığı kumaş zeminleri farklı. Kuzey Amerika ülkeleri ince, nazik kumaşlara yöneliyor. Portekiz, İspanya’da çok sıcak olduğu için kalın tarzda mallara yükleniyorlar. Dolayısıyla bunların renkleri ve trendleri de kendi içinde ayrılıyor.
“ANTİBAKTERİYEL ÜRÜNLER EVLERİMİZİ SÜSLEYECEK”
Turhan ALYAKUT: Trendleri kim belirliyor?
Murat BAYRAM: Üreticiler, pazarlamaya çıkan arkadaşlar ve tasarımcılar. İlk önce mal satacağınız ülkedeki insanların ekonomik yapılarını, neden hoşlandıklarını bilmeniz gerekiyor. Tasarımcı arkadaşlarımızla bu konular hakkında konuşuyoruz. Mesela bu pandemi sürecinde yeni yeni renkler, kumaşlar ürettik. Mesela bundan sonra anti bakteriyel ürünler evlerimizi süsleyecek. Hastanelerden sonra evlerimize girecek.
“TRENDLERİ BELİRLEYEN ÜLKE YOK”
Turhan ALYAKUT: Peki tekstilde trendleri belirleyen bir ülke var mı?
Murat BAYRAM: Trendleri belirleyen ülke yok. İtalya parlak mavi, parlak kırmızı ve parlak yeşili seven bir ülke. Ama Almanlara bakarsanız onlarda bu renkleri kullanmaz, sade soft renkleri tercih eder.
“CAFCAFLI RENK DÖNEMİ KAPANDI”
Turhan ALYAKUT: Türklerin tercihi nasıl bu konuda?
Murat BAYRAM: Eskiden biz Türkiye’de ürettiğimiz perdelerin tamamını beyaz üretirdik. Şimdi natürel soft renkler çalışıyoruz. Eskisi gibi cafcaflı renkler yok. Bütün dünya natürele dönme noktasında. Perde seçiminde de sade ve yıkaması kolar ürünler tercih ediliyor.
“YAŞAM TARZLARI TERCİHLERİMİZİ BELİRLİYOR”
Turhan ALYAKUT: Mimari değişimlerle birlikte belki perdeye olan ihtiyaçta önümüzdeki yıllarda değişecek…
Murat BAYRAM: Zebra store dediğimiz perdeler var. Camınızın ölçüsü 1,5 metre. 1,5 metre alıyorsunuz. 1-2 yıl kullanıyor kaldırıp atıyorsunuz. Çalışan ailelerin rağbet ettiği nokta bu çünkü yıkama derdi yok. Yaşam tarzlarımız tercihlerimizi değiştiriyor.
“MÜŞTERİLERİMİZLE BİREBİR İLİŞKİDEYİZ”
Turhan ALYAKUT: Peki siz müşteri bağlılığını sağlamak için neler yapıyorsunuz?
Murat BAYRAM: Müşterinin özgüvenini kazanmanız lazım. Müşterinin tamamen bize inanması lazım. Ürettiğiniz mamullerin %100 kaliteli olması lazım ki müşterinin seçeceği yeni bir ürünle sizi tercih etmesi lazım. Rakip firmalar gittiği zaman “ben bunu Bayramlar Brode’den alırım” düşüncesi olması lazım. Biz bu konuda müşterilerimizle birebir ilişkilerdeyiz.
“ÇEVREDE DUYARLIYIZ”
Turhan ALYAKUT: Bölgemizde tekstil sektöründe üretim yapan firma sayısı da çok fazla. Bölgemizin konuştuğu konulardan birisi de haklı olarak çevre sorunları. Peki Bayramlar Brode’nin çevre politikasıyla ilgili neler söylersiniz?
Murat BAYRAM: Bayramlar Brode olarak çevreye %100 duyarlıyız. Bizim işletmemizde boya yaptığımız için arıtma tesisimiz var. Şu an yeni bir proje üzerindeyiz. Allah izin verirse önümüzdeki hafta bacadan çıkan dumanı filtre edip doğaya karşı üstümüze düşen her türlü görevi yapacağız. Çünkü bu memlekette bizde yaşıyoruz, bu havayı bizde soluyoruz. Bu güzelim memleketin doğasını bozmamalıyız.
“HERKESE SAĞLIKLI GÜNLER DİLİYORUM”
Turhan ALYAKUT: Sohbetin sonuna geldik. İlave etmek istediklerinizi alalım yayını öyle kapatalım…
Murat BAYRAM: Pandemiden sonra herkese kendilerine dikkat etmelerini söylemek istiyorum. Ve herkese sağlıklı günler, hayırlı işler diliyorum….
Haber: Hazal Başaran
YORUMLAR