Kariyer Meselesinde, Ağzı Olan Konuşmasın !
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan,“Kamunun hiçbir alanında sınavsız uzman olunmazken, öğretmenler neden sınavsız olsun?” şeklinde açıklamalara tepki gösterdi.
Uzman öğretmenliğin, kamudaki ‘kariyer uzmanlığı’ ile eşdeğer görmenin ve mukayese etmenin doğru olmadığını bildiren Genel Başkan, kamunun diğer alanlarındaki kariyer uzmanlığında kişinin yaptığı işin niteliğinin değiştiğini ve yeni pozisyonun yeni bir kadro olduğunu söyledi.
Genel Başkan Talip Geylan açıklamasında şunları söyledi:
“ ‘Hizmet yılı esas alınarak öğretmenlerin kariyer planlaması yapılsın’ talebimize karşılık, ‘Kamunun hiçbir alanında sınavsız uzman olunmazken, öğretmenler neden sınavsız olsun?’ şeklinde dile getirilen eleştiri gerçekçi ve mesnetli bir yaklaşım değildir.
Uzman öğretmenliği, kamudaki KARİYER UZMANLIĞI ile eşdeğer görmek ve mukayese etmek doğru değildir.
Çünkü;
Kamunun diğer alanlarındaki KARİYER UZMANLIĞINDA KİŞİNİN YAPTIĞI İŞİN NİTELİĞİ DEĞİŞMEKTEDİR ve yeni pozisyon yeni bir KADRODUR.
Örneğin; tıp fakültesinden mezun olursunuz, pratisyen hekim olarak atanırsınız, tıpta uzmanlık sınavına girersiniz ve başarılı olursanız belli alanda ihtisas yapar ve o alanın uzman doktoru olursunuz. O alanda uzman doktor olabilmeniz için belirli yetkinlik ve yeterlilikleri taşımanız gerekir. Nitekim sınav da bu yeterlilikleri ölçmek için yapılır. Uzman doktor olduğunuzda da yaptığınız işin niteliği değişir
Ancak MEB’de UZMAN OLMAYAN ÖĞRETMENLE UZMAN ÖĞRETMENİN YA DA BAŞÖĞRETMENİN YAPTIĞI İŞİN NİTELİĞİ AYNIDIR. Uzman öğretmenlik ya da başöğretmenlik için ilave yeterlilikler aranmıyor. Ve ayrıca UZMAN ÖĞRETMENLİK VE BAŞÖĞRETMENLİK YENİ BİR KADRO DEĞİLDİR.
Bu itibarla her önüne gelenin hüküm vermesi, ağzı olanın ulu orta konuşması çok çirkin durmakta ve meseleyi farklı mecralara sürüklemektedir.
Gelin, Türk Eğitim-Sen’in makul ve uygulanabilir önerisine kulak verin!
10 yılını dolduran her öğretmen UZMAN 20 yılını dolduran her öğretmen de BAŞÖĞRETMEN olarak değerlendirilsin…”
YORUMLAR