Silivri Çevre Derneği: 'Tek Amacımız, Kanal İstanbul Projesini Durdurmak!'
Kanal İstanbul'un ekolojik yıkım yaratacağını savunan Silivri Çevre Derneği, yayımladığı deklarasyon metninde, “16 milyon İstanbulluya ayrım gözetmeden sesleniyoruz! Katıl durduralım! İstanbul'u beraber kurtaralım. Ya Kanal, Ya İstanbul Koordinasyonu” diyerek yurttaşları projeye karşı ses yükselmeye davet etti.
Editör: Yaz Dostum
14 Ocak 2020 - 19:43
Silivri Çevre Derneği, Kanal İstanbul Projesi’ne ilişkin deklarasyon metni yayımladı. İstanbul’un ekosistemini yok edecek, su kaynaklarına ulaşımı engelleyecek, deprem ve afet riskini tetikleyecek bu projeden derhal vazgeçilmesi gerektiğini vurgulayan sivil toplum kuruluşu, İstanbul’a ve yaşama sahip çıkmak için ‘Katıl Durduralım’ dedi.
“KANAL İSTANBUL BİR ‘YIKIM PROJESİ’DİR”
Söz konusu açıklamada şunlar kaydedildi:
“Kanal İstanbul'un getireceği yıkıma karşı bir araya gelen İstanbullularız. Kentine sahip çıkan bireyler, mahalle ve köy dernekleri, çevre ve ekoloji örgütleri, hayvan hakları savunucuları, sendikalar, odalar ve siyasi partiler bir araya geldik, “ Ya Kanal Ya İstanbul” dedik. En temel, en basit bilim, teknik ve mühendislik ilkelerine aykırı bu sözde projenin, İstanbul için getireceği yıkımı çok iyi biliyoruz. Açıklık, şeffaflık, yataylık ilkeleri ile katılıma açık olarak yolumuza devam ediyoruz. İstanbullular olarak; İstanbul'un doğal yaşamının; ormanlarının, derelerinin, göllerinin yok edileceği düşüncesi yüreğimize dokunuyor. İstanbul’un su ve nefes kaynağı Kuzey Ormanları’na ağır bir darbe daha indirilmek istenmesi, özellikle de dünya çapında ekolojik kriz bu denli hızlanmışken, bizleri endişelendiriyor.
Beklenen Büyük Marmara Depremi’ne rağmen, yıkılacağı kesinleşmiş evlerde oturan yüzbinlerce yurttaş olarak, 100 milyar doların neden Kanal’a harcandığını soruyoruz! Acele kamulaştırma ile el konulan evlerin, arsaların; zenginlere “cennet” vaatleriyle satılmasını doğru bulmuyoruz!
“EKOSİSTEM BOZULACAK VE CANLI YAŞAMINA İLİŞKİN ÖNEMLİ RİSKLER OLUŞTURACAK”
Lüferin, palamutun denizlerden yok edilmesini, göçmen kuşların konaklayacakları sazlıkların beton kentlere dönüşmesini, Balıkçı köylerinin yok olmasını, Küçükçekmece Lagünü’nün yok edilmesini, Terkos Gölü ve Sazlıdere barajının kullanılamaz hale gelmesini, yüzlerce yıldır yapılan tarımla İstanbullunun uygun fiyatla domates, marul, meyve yemesini sağlayan tarım alanlarının, süt sağlayan mandıraların yok edilmesini, Bathenoa Antik Kenti'nin, İstanbul'daki ilk yerleşimin başladığı Yarımburgaz Mağaraları'nın kitap sayfalarında kalmasını, çocuklarımızın 7 yıl boyunca toz ve zehir solumasını, sevdiklerimizin günde 10 bin hafriyat kamyonunun çıktığı trafikte can vermesini istemiyoruz.
“İSTANBUL’U BERABER KURTARALIM”
Peki ne yapmak istiyoruz? Tek ve basit bir amacımız var. Kanal İstanbul'u projesini durdurmak. İstanbul'u kurtarmak. 16 milyon İstanbulluya ayrım gözetmeden sesleniyoruz! Katıl durduralım! İstanbul'u beraber kurtaralım. Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu!”
Haber : Batuhan GÜÇLÜ
“KANAL İSTANBUL BİR ‘YIKIM PROJESİ’DİR”
Söz konusu açıklamada şunlar kaydedildi:
“Kanal İstanbul'un getireceği yıkıma karşı bir araya gelen İstanbullularız. Kentine sahip çıkan bireyler, mahalle ve köy dernekleri, çevre ve ekoloji örgütleri, hayvan hakları savunucuları, sendikalar, odalar ve siyasi partiler bir araya geldik, “ Ya Kanal Ya İstanbul” dedik. En temel, en basit bilim, teknik ve mühendislik ilkelerine aykırı bu sözde projenin, İstanbul için getireceği yıkımı çok iyi biliyoruz. Açıklık, şeffaflık, yataylık ilkeleri ile katılıma açık olarak yolumuza devam ediyoruz. İstanbullular olarak; İstanbul'un doğal yaşamının; ormanlarının, derelerinin, göllerinin yok edileceği düşüncesi yüreğimize dokunuyor. İstanbul’un su ve nefes kaynağı Kuzey Ormanları’na ağır bir darbe daha indirilmek istenmesi, özellikle de dünya çapında ekolojik kriz bu denli hızlanmışken, bizleri endişelendiriyor.
Beklenen Büyük Marmara Depremi’ne rağmen, yıkılacağı kesinleşmiş evlerde oturan yüzbinlerce yurttaş olarak, 100 milyar doların neden Kanal’a harcandığını soruyoruz! Acele kamulaştırma ile el konulan evlerin, arsaların; zenginlere “cennet” vaatleriyle satılmasını doğru bulmuyoruz!
“EKOSİSTEM BOZULACAK VE CANLI YAŞAMINA İLİŞKİN ÖNEMLİ RİSKLER OLUŞTURACAK”
Lüferin, palamutun denizlerden yok edilmesini, göçmen kuşların konaklayacakları sazlıkların beton kentlere dönüşmesini, Balıkçı köylerinin yok olmasını, Küçükçekmece Lagünü’nün yok edilmesini, Terkos Gölü ve Sazlıdere barajının kullanılamaz hale gelmesini, yüzlerce yıldır yapılan tarımla İstanbullunun uygun fiyatla domates, marul, meyve yemesini sağlayan tarım alanlarının, süt sağlayan mandıraların yok edilmesini, Bathenoa Antik Kenti'nin, İstanbul'daki ilk yerleşimin başladığı Yarımburgaz Mağaraları'nın kitap sayfalarında kalmasını, çocuklarımızın 7 yıl boyunca toz ve zehir solumasını, sevdiklerimizin günde 10 bin hafriyat kamyonunun çıktığı trafikte can vermesini istemiyoruz.
“İSTANBUL’U BERABER KURTARALIM”
Peki ne yapmak istiyoruz? Tek ve basit bir amacımız var. Kanal İstanbul'u projesini durdurmak. İstanbul'u kurtarmak. 16 milyon İstanbulluya ayrım gözetmeden sesleniyoruz! Katıl durduralım! İstanbul'u beraber kurtaralım. Ya Kanal Ya İstanbul Koordinasyonu!”
Haber : Batuhan GÜÇLÜ
YORUMLAR